- Çalışmaktan Kaçınma Hakkının Yasal Dayanağı
- Çalışmaktan Kaçınma Hakkının Kullanılabileceği Durumlar
- 1. Ciddi ve Yakın Tehlike Durumları
- 2. İş Sağlığı ve Güvenliği Önlemlerinin Alınmaması
- 3. İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulunun Kararı
- Çalışmaktan kaçınma hakkını kullandığımda maaşım kesilir mi?
- İşveren, çalışmaktan kaçınma hakkını kullandığım için beni işten çıkarabilir mi?
- İş yerim beni çalışmaya zorlarsa ne yapabilirim?
- Çalışmaktan kaçınma hakkımı kullanmak için nasıl başvurmalıyım?
- Tehlike ortadan kalktığında ne yapmalıyım?
- İşveren tehlikeyi kabul etmezse ne yapabilirim?
- Acil bir tehlike durumunda doğrudan işi bırakabilir miyim?
- İş arkadaşlarım tehlikeye maruz kalıyorsa ne yapabilirim?
- Çalışmaktan kaçınma hakkımı kullandığımda, geçici iş göremezlik ödeneği alabilir miyim?
- Uzaktan çalışma durumunda çalışmaktan kaçınma hakkı var mıdır?
İş Hayatında Hayat Kurtaran Bir Hak
İş hayatında çalışanların hakları ve sorumlulukları, iş kanunları tarafından koruma altına alınmıştır. Çalışanlar için en önemli haklardan biri de belirli koşullar altında çalışmaktan kaçınma hakkıdır. Bu hak, çalışanın sağlığını ve güvenliğini tehlikeye atan durumlarda işi bırakabilmesine olanak tanır. Peki, bir çalışan ne zaman işi durdurma hakkını kullanabilir? Hangi koşullar altında çalışmayı reddetme yasal bir hak haline gelir?
Bu makalede, çalışanların iş güvenliği tehlikeye girdiğinde sahip oldukları hakları, yasal dayanakları ve bu hakların nasıl kullanılacağını detaylı olarak inceleyeceğiz. İşçi sağlığı öncelikli bir konudur ve bu hakkın doğru anlaşılması, iş kazalarının önlenmesinde kritik role sahiptir.
Çalışmaktan Kaçınma Hakkının Yasal Dayanağı
Türkiye’de çalışmaktan kaçınma hakkının temel yasal dayanağı, 6331 sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 13. maddesidir. Bu madde, çalışanların belirli koşullar altında çalışmaktan kaçınabileceğini açıkça belirtir.
Kanun, çalışanların iş sağlığı tehlikesi durumlarında iş bırakma hakkını şöyle tanımlar:
“Ciddi ve yakın tehlike ile karşı karşıya kalan çalışanlar kurula, kurulun bulunmadığı işyerlerinde ise işverene başvurarak durumun tespit edilmesini ve gerekli tedbirlerin alınmasına karar verilmesini talep edebilir. İşveren, durumu derhal inceleyerek karar verir ve durumu tutanakla tespit eder. Karar, çalışana ve çalışan temsilcisine yazılı olarak bildirilir.”
Çalışmaktan Kaçınma Hakkının Kullanılabileceği Durumlar
Çalışanların işi bırakma hakkını kullanabilecekleri başlıca durumlar şunlardır:
1. Ciddi ve Yakın Tehlike Durumları
Çalışan, iş yerinde tehlike oluşturan bir durum tespit ettiğinde ve bu tehlike ciddi ve yakın bir risk oluşturuyorsa, çalışmaktan kaçınma hakkını kullanabilir. Örneğin:
- İşyerinde yangın riski
- Yapısal sorunlar (çökme tehlikesi vb.)
- Elektrik kaçağı veya diğer ciddi teknik arızalar
- Zehirli gaz veya kimyasal madde sızıntısı
2. İş Sağlığı ve Güvenliği Önlemlerinin Alınmaması
İşveren tarafından gereken iş güvenliği önlemleri alınmadığında, çalışanlar işi bırakma hakkını kullanabilirler:
- Gerekli kişisel koruyucu donanımların sağlanmaması
- İş ekipmanlarının güvenli olmaması
- Güvenlik eğitimlerinin verilmemesi
- Risk değerlendirmesinin yapılmaması
3. İş Sağlığı ve Güvenliği Kurulunun Kararı
İşyerinde iş güvenliği kurulu varsa ve bu kurul, çalışma ortamında ciddi ve yakın bir tehlike olduğuna karar verirse, çalışanlar bu karara dayanarak çalışmaktan kaçınabilirler.
Çalışmaktan Kaçınma Hakkının Kullanılma Prosedürü
Çalışmaktan kaçınma hakkını kullanmak isteyen bir çalışan, aşağıdaki adımları izlemelidir:
- Tehlikeyi tespit etme: Çalışan, önce işyerindeki ciddi ve yakın tehlikeyi tanımlamalıdır.
- Bildirim yapma: Tespit edilen tehlike, iş sağlığı ve güvenliği kuruluna, kurulun olmadığı işyerlerinde ise doğrudan işverene yazılı olarak bildirilmelidir.
- Karar bekleme: İşveren, durumu derhal inceleyerek karar vermeli ve bunu yazılı olarak belgelemelidir.
- Çalışmayı durdurma: İşveren gerekli önlemleri almaz veya tehlikenin varlığını kabul ederse, çalışan işi durdurma hakkını kullanabilir.
Çalışmaktan Kaçınma Hakkının Hukuki Sonuçları
Çalışmaktan kaçınma hakkının kullanılmasının bazı önemli hukuki sonuçları vardır:
- Ücret hakkı: Çalışanlar, çalışmadıkları süre için de ücretlerini alma hakkına sahiptirler. Bu süre, işveren tarafından çalışılmış gibi değerlendirilir.
- İş sözleşmesinin feshedilememesi: İşveren, çalışanın çalışmaktan kaçınma hakkını kullanması nedeniyle iş akdini feshedemez.
- Diğer haklar: Çalışanın diğer yasal hakları devam eder, hiçbir hak kaybına uğramaz.
Çalışmaktan Kaçınma Hakkı: Sıkça Sorulan Sorular
Temel Hak ve Ücret Soruları
Çalışmaktan kaçınma hakkını kullandığımda maaşım kesilir mi?
Hayır, çalışmaktan kaçınma hakkını kullandığınız süre için de ücretinizi alırsınız. Bu süre, çalışılmış gibi değerlendirilir. İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu’nun 13. maddesi bunu açıkça belirtir.
İşveren, çalışmaktan kaçınma hakkını kullandığım için beni işten çıkarabilir mi?
Hayır, işveren yasal olarak çalışmaktan kaçınma hakkınızı kullandığınız için iş sözleşmenizi feshedemez. Böyle bir durumda haksız fesih söz konusu olur ve tazminat hakkınız doğar. İş güvenliği gerekçesiyle işi bırakmak, yasal bir haktır.
İş yerim beni çalışmaya zorlarsa ne yapabilirim?
İşvereniniz sizi tehlikeli koşullarda çalışmaya zorlarsa, bu durumu yazılı olarak belgeleyin ve Alo 170 İş Sağlığı ve Güvenliği hattını arayabilir veya doğrudan iş teftiş kuruluna başvurabilirsiniz. Ayrıca, işveren hakkında idari para cezası uygulanması için şikayette bulunabilirsiniz.
Başvuru ve Prosedür Soruları
Çalışmaktan kaçınma hakkımı kullanmak için nasıl başvurmalıyım?
Öncelikle, tespit ettiğiniz tehlikeyi yazılı olarak işyerinizdeki iş sağlığı ve güvenliği kuruluna, kurul yoksa işverene bildirmelisiniz. Başvurunuzun bir kopyasını mutlaka saklamanız önerilir. Başvurunuzda tehlike durumunu açıkça belirtmelisiniz.
Tehlike ortadan kalktığında ne yapmalıyım?
Tehlike ortadan kalktığında, normal çalışma düzeninize dönmeniz gerekmektedir. İşveren tarafından gerekli önlemlerin alındığına dair bir yazılı bildirim almanız ideal olacaktır. Bu belge, ileride doğabilecek anlaşmazlıklarda kanıt olarak kullanılabilir.
İşveren tehlikeyi kabul etmezse ne yapabilirim?
İşveren tehlikeyi kabul etmezse, durumu Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’na bildirebilirsiniz. Bakanlık müfettişleri durumu inceleyerek karar verecektir. Ayrıca iş mahkemesine başvurarak hukuki süreç başlatabilirsiniz.
Özel Durumlar ve Haklar
Acil bir tehlike durumunda doğrudan işi bırakabilir miyim?
Evet, hayati tehlike arz eden ciddi ve yakın tehlike durumlarında, önce bildirim yapmadan işi bırakabilirsiniz. Ancak mümkün olan en kısa sürede durumu işverene veya iş güvenliği kuruluna bildirmelisiniz. Hayati tehlike durumunda ilk önceliğiniz kendinizi güvence altına almak olmalıdır.
İş arkadaşlarım tehlikeye maruz kalıyorsa ne yapabilirim?
İş arkadaşlarınızın da tehlikede olduğunu düşünüyorsanız, onları durumdan haberdar etmeli ve durumu işverene veya iş sağlığı ve güvenliği kuruluna bildirmelisiniz. Çalışan temsilcisi aracılığıyla da bu bildirimi yapabilirsiniz.
Çalışmaktan kaçınma hakkımı kullandığımda, geçici iş göremezlik ödeneği alabilir miyim?
Hayır, çalışmaktan kaçınma hakkı kullanımı sırasında normal ücretinizi almaya devam edersiniz. Geçici iş göremezlik ödeneği, iş kazası veya meslek hastalığı sonucu çalışamaz duruma geldiğinizde ödenir. Bu iki durum birbirinden farklıdır.
Uzaktan çalışma durumunda çalışmaktan kaçınma hakkı var mıdır?
Evet, uzaktan çalışma durumunda da işveren çalışma ortamının güvenliğinden sorumludur. Evde çalışırken de iş sağlığını tehdit eden durumlar olursa, çalışmaktan kaçınma hakkınızı kullanabilirsiniz. Örneğin, işveren tarafından sağlanan ekipmanın güvenli olmaması gibi durumlarda bu hak geçerlidir.
İşyerinde Sağlık ve Güvenlik Kültürünün Geliştirilmesi
Güvenlik Kültürünün Temel Bileşenleri
İş sağlığı kültürü, çalışmaktan kaçınma hakkının en az kullanıldığı işyerlerinde yerleşmiş durumdadır. İşverenler ve çalışanlar arasında güven ve açık iletişim, iş kazalarını ve riskleri minimum seviyeye indirmeye yardımcı olur.
İşverenler İçin Öneriler
İşyerinde güvenlik kültürünü geliştirmek isteyen işverenler şu adımları atabilirler:
- Düzenli risk değerlendirmeleri yapın ve sonuçları çalışanlarla paylaşın
- Çalışanlarınıza yeterli güvenlik eğitimi sağlayın ve bu eğitimleri periyodik olarak tekrarlayın
- Çalışanların endişelerini ciddiye alın ve hızlı aksiyon alın
- Proaktif bir yaklaşımla önlemler alın, riskli durumları beklemeden müdahale edin
- İş güvenliği uzmanları ile düzenli istişareler yapın
- Güvenlik ihlallerini cezalandırmak yerine, güvenli davranışları ödüllendirin
- Ramak kala olayları raporlayın ve analiz edin
Çalışanlar İçin Öneriler
Güvenli bir çalışma ortamına katkıda bulunmak isteyen çalışanlar şunları yapabilirler:
- Güvenlik prosedürlerini öğrenin ve eksiksiz uygulayın
- Tehlikeli durumları derhal bildirin, gerekirse ihbar hattını kullanın
- İş güvenliği ekipmanlarını doğru şekilde kullanın ve koruyun
- Haklarınızı bilin ve gerektiğinde kullanmaktan çekinmeyin
- İş arkadaşlarınızın güvenlik ihlallerini görmezden gelmeyin, uyarın
- İş güvenliği toplantılarına aktif katılım sağlayın
- Yeni güvenlik önlemleri için önerilerde bulunun
Çalışmaktan Kaçınma Hakkının Kullanımında Yasal Örnekler
İş mahkemesi kararlarında da çalışmaktan kaçınma hakkının kullanımı desteklenmiştir. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin çeşitli kararlarında, çalışanların sağlık ve güvenlik tehlikesi durumlarında işi bırakmalarının haklı sebep olduğu onaylanmıştır.
Örnek Yargıtay kararları:
- İnşaat işinde yeterli güvenlik önlemleri alınmadan yüksekte çalışmaya zorlanma
- Maden işletmesinde gaz ölçümü yapılmadan yeraltında çalışmaya zorlanma
- Kimyasal madde kullanan işyerinde uygun koruyucu ekipman sağlanmaması
Bu kararlarda mahkemeler, çalışanların sağlık ve güvenliklerini koruma haklarını desteklemiş ve işverenlerin iş güvenliği önlemleri almamasının çalışmaktan kaçınma hakkını doğurduğunu teyit etmiştir.
Güvenli Çalışma Ortamı Herkesin Hakkıdır
Çalışmaktan kaçınma hakkı, çalışanların sağlık ve güvenliklerini korumak için sahip oldukları temel bir haktır. Bu hak, işyerindeki ciddi ve yakın tehlike durumlarında kullanılabilir ve yasal olarak korunmaktadır.
İşverenlerin ve çalışanların birlikte çalışarak güvenli bir çalışma ortamı oluşturmaları, bu hakkın kullanılma ihtiyacını azaltacaktır. Ancak gerektiğinde, çalışanlar bu haklarını kullanmaktan çekinmemelidir.
Unutmayın, sağlıklı ve güvenli bir çalışma ortamı, hem işverenin hem de çalışanın ortak sorumluluğudur. İş güvenliği önlemleri ve çalışan hakları konusunda bilgi sahibi olmak, herkesin yararına olacaktır. Çalışan sağlığı her şeyden önce gelir ve hiçbir iş, insan hayatından daha değerli değildir.